Hac suresinin 73. ayetinde şöyle buyrulur:
ِ يَٓا اَيُّهَا النَّاسُ ضُرِبَ مَثَلٌ فَاسْتَمِعُوا لَهُۜ اِنَّ الَّذ۪ينَ تَدْعُونَ مِنْ دُونِ اللّٰهِ لَنْ يَخْلُقُوا ذُبَابًا وَلَوِ اجْتَمَعُوا لَهُۜ وَاِنْ يَسْلُبْهُمُ الذُّبَابُ شَيْـًٔا لَا يَسْتَنْقِذُوهُ مِنْهُۜ ضَعُفَ الطَّالِبُ وَالْمَطْلُوبُ
Ey insanlar! Size bir örnek verildi. Şimdi ona iyi kulak verin. Sizin Allah’tan başka taptıklarınız bir sinek dahi yaratamazlar, hepsi bunun için toplansalar bile. Eğer sinek onlardan bir şey kapsa bunu ondan kurtaramazlar. İsteyen de âciz, istenen de. (Hac, 22/73)
Cahiliye döneminin putperest müşriklerine, biraz olsun düşünüp akıl etmeleri için ayette basit bir örnek verilmektedir. Zira putlara tapanlar Allah Teâla’nın kudretini bilemezler. Allah -celle celâlühû-, bunu bildirmek üzere meleklerden ve insanlardan elçiler gönderir ve namaz, zekât gibi ibadetleri yapmalarını ve cihad etmelerini emreder. Hayırlı işler yapanların kurtuluşa ereceğini, Yüce Zâtının en güzel Mevla ve en güzel yardımcı olduğunu hatırlatır.
Kâinattaki olaylara bakıp biraz düşünen herkes, Allah Teâla’nın kudretini ve yüceliğini anlayabilir.
Mesel: Misal, örnek.
Tâlib: İsteyen.
Matlûb: İstenilen.
Kaynak: Diyanet, Kur’an-ı Kerim’den Serlevha Ayetler
Bu örnek, putperestlere taptıkları putların tamamen güçsüz olduğunu vurgulamak için verilmiştir. Çünkü onların hepsi, küçücük bir sinek yaratmak için bir araya gelseler ve güç birliği yapsalar onu bile yaratamazlar. Halbuki sinek hakirliği, güçsüzlüğü, tiksinti verişi ve çokça bulunması sebebiyle belki yaratılması en kolay olan varlıktır. Hadi yaratma işini bir kenara bırakalım; çünkü anlaşıldığına göre bunu yapmaları mümkün değildir. Hiç olmasa o zayıf ve hakir varlığın verdiği zarardan kendilerini korusunlar. Fakat ne hazin durum ki, sinek onlardan bir şey kapıp alsa, bunu bile engelleyemezler; kapıp götürdüğü şeyi geri almaya güç yetiremezler. Putun ve sineğin zayıflığını gözler önüne seren bu misal, aslında putperestlerin kendilerinin ne kadar zayıf, yalvardıkları putların da ne kadar güçsüz olduğunu göstermektedir.
Müşrikler putlarını zâferân ile sıvarlardı. Daha sonra bu zâferân kurur, sinek gelir, onlardan bir şeyler kapıp götürürdü. Yine putların önüne yemekler koyarlardı. O yemeklere sinekler konar ve ondan yerlerdi. Putların, ne üzerlerine sineklerin konmasına, ne de önlerindeki yemeklerden yemelerine müdahale edecek halleri yoktu. Çünkü cansızdılar. O halde kendilerini bile savunmaktan aciz olan şeylerin, başkalarına ne faydası olabilir? Onlara tapmanın nasıl bir haklı gerekçesi bulunabilir? Dolayısıyla Allah’ı bırakıp böyle âciz putlara tapanlar, nihayetsiz kuvvet ve kudret sahibi, her şeyi yaratan, yer ihtiyaca cevap veren Allah’ı tanımayan, O’na gereken tâzimi göstermeyen ve verdiği nimetlerin kıymetini bilmeyen kimselerdir. Eğer Allah’ı hakkiyle tanısalardı, böyle yanlış ve sapık yollara düşmezlerdi.
Hakkında bir yorum “Hac suresinin 73. ayetinde ne anlatılmak isteniyor?”